Featured Post

14 December 2013

Kendiyle Yüzleşen Bir Üniversite Öğrencisinden Mektup Var!

İçten gelen bir paylaşım, bize kartopu gibi büyüyen bir mutluluk getirebiliyormuş. Nasıl mı? Hikaye kısaca şöyle;

Öncelikle, Doğan Cüceloğlu büyük bir özenle "Onlar Benim Kahramanım"da iki güzel ve özel insanı, yani Gültekin ve Tülay Yazgan'ı yazmış.
Yasemin bu kitabı okumuş ve bana tavsiye etmiş.
Sonra ben de kitabı okumuş ve böyle bir kitaptan beni haberdar ettiği için, Yasemin'e minnet duymuşum.
Ben de kitabı arkadaşlarıma tavsiye etmişim.
İşte bu arkadaşlarımdan biri olan Oğul, kitabı okumakla kalmamış, kitabı okulda öğrencilerine de okutturmuş.
Kitabı okuyan öğrencilerinin arasından Harun gibi bir ışık parlamış.
Ve Harun kitapla ilgili en içten duygularını, kitapta anlatılan bu iki güzel insanın en yakınıyla, yani Yankı Yazgan ile paylaşmış.
Yankı Yazgan da, Harun'un bu güzel mektubunu Doğan Cüceloğlu ile paylaşmış...

Hikayenin devamını, Doğan Cüceloğlu'nun kendi sitesinden yazdığı yorumlarıyla okumanızı isterim:

Kendiyle Yüzleşen Bir Üniversite Öğrencisinden Mektup var!

Prof. Dr. Yankı Yazgana bir mektup gelmiş, o da, O kadar samimi ve sahici ki, yoruma gerek yok. Sevgiler, diye bir not koyarak bana yollamış. Harun Talha Ayanoğlunun mektubunu okuyunca etkilendim, kendisine yazdım, okurlarımla paylaşmak için izin istedim. İzin verdi, aşağıda paylaşıyorum.

Yankı Bey Merhabalar;

Muhtemelen bu mail doğrudan size yönlendirilmiyordur, ancak umuyorum ki maili okuyacak olan kişi size yazdıklarımı nakleder.

Ben İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi son sınıf öğrencisiyim. Geçtiğimiz hafta bir hocamız sınavda "are you here to pass/ are you here to learn?" sorusunu yöneltti. (doğan cüceloğlu açıklama: geçmek için mi / öğrenmek için mi buradasınız?) Cuma günü ise kağıtlarımızın değerlendirmesini yaptı. %90ımız soruya doğrudan yanıt vermek yerine eğitim sisteminin kötülüğünden, sosyal şartlardan şikayet etmişiz (etmişiz diyorum zira ben o sınava giremedim. Girsem muhtemelen ben de şikayet edecektim) Daha sonra bize bir kitap önerdi. Herhangi bir yorum yapmadan yalnızca "okuyun" dedi. Bu kitap Doğan Cüceloğlunun "Onlar Benim Kahramanım" isimli kitabıydı. Hepimizin okumasını istediği için rasyonel bir şekilde haftaya bu kitaptan quiz (doğan cüceloğlu açıklama: küçük sınav) olacağımız söylendi. Nitekim ekseriyetimiz bu kitabı aldı.


Dışarıya yansıtmasam da kendimin neden var olduğunu, bu okula neden geldiğimi, ne yapacağımı sorgularım sıklıkla. Okulumda, kendimi sorgulamamı sağlayan hoca sayısı çok az. O nedenle kitabı öneren hocamızın (Prof. Dr. Oğul Zengingönül) her önerisine çok özel bir önem atfederim. Tavsiye gelir gelmez hemen kitabı aldım ve okumaya başladım. Anı ve biyografi kitapları ilgimi bugüne kadar hiç çekmedi. Çekmesi için çok çaba sarf ettim, lakin olmadı. Ama Doğan Beyin kitabı ve daha da önemlisi rahmetli babanızın hayatı benim dünya görüşümü neredeyse 2 gün içerisinde değiştirdi. Eskiden şikayet ettiğim çok şey vardı.(Ha bunlar benim şikayet ettiğim şeyleri yapmaya sırt döndüğüm anlamına gelmesin sadece şikayet ediyor ama yoluma devam ediyordum) ancak 2 gün içerisinde gördüm ki, zorluklar bizim için var. Ve yüce Allah hiç kimseye taşıyamayacağı bir yükü yüklemiyor. Rahmetli babanızın söylediği gibi, sorun varsa çözüm muhakkak vardır. Bundan sonra hayatıma bu düsturla devam edeceğim. Hatta şimdiden başladım bile!

Yankı Bey, hayatımda okuduğum en çarpıcı kitap için bizzat babanıza minnetlerimi sunmayı ne çok isterdim bir bilseniz! Lakin gençlik heyecanıyla kendimi bambaşka mecralarda gösterme hülyalarımdan dolayı kitabı ancak şimdi okuyabildim. O nedenle teşekkürlerimi, minnetlerimi saygı ve selamlarımı size sunuyor, babanızı rahmetle anıyorum.

Harun Talha Ayanoğlu

Mektupla ilgili bazı gözlemlerimi paylaşmak istiyorum:

1-    Dışarıya yansıtmasam da kendimin neden var olduğunu, bu okula neden geldiğimi, ne yapacağımı sorgularım sıklıkla. Okulumda, kendimi sorgulamamı sağlayan hoca sayısı çok az, ifadesi, gelişmiş bir bilinci yansıtıyor. Böyle bir bilinçte üniversite öğrencilerimizin olduğunu bilmek, bana iyi geldi.

2-    Bu bilinçteki öğrenciler, sadece bilgi aktarmanın ötesinde kendi gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlayan Prof. Dr. Oğul Zengingönül gibi hocaların değerini biliyorlar. Bunu gözlemlemek de iyi geldi.

3-    Okuduğu kitapla kendi yaşamını etkileşim içine sokup değerlendirme bir cesaret ve dürüstlük eylemidir; bunu bir gencimizde görmek de çok iyi geldi.

4-    Ve Türkiyenin gizli bir kahramanı olan bilinmeyen bir devin, Gültekin Yazganın öyküsünün, kitap yoluyla geleceğin güçlü bir şahsiyetine ulaşmasına aracı olmak bana nasipmiş, bu da çok iyi geldi.

Harun Talha Ayanoğlunu tanıdığım için mutluyum. Kendisine Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin SAVAŞÇI kitabımı imzalayıp göndermek istiyorum. Çünkü onu bir savaşçı adayı olarak görüyorum.

Bu vesileyle Harun Talha Ayanoğlunun şahsında kendini geliştirip bir şahsiyet olma yolunda çabalayan tüm üniversite öğrencilerimizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Onları geleceğin uygar Türkiyesinin gerçek mimarları olarak görüyorum.

Doğan Cüceloğlu (09.12.2013)

Kendi adıma, bu paylaşım zincirinin bir parçası olmaktan çok mutlu oldum. Paylaşım zincirindeki herkese çok büyük minnet duydum. Zira, bu zincirin halkalarından biri eksik olsa, Harun'un bu güzel mektubuna ulaşamayacaktık...
Hayat, her zaman, yaptığımız paylaşımların ulaştığı noktaları, bize bu kadar net göstermiyor ama artık daha çok inanıyorum ki; içten gelen küçücük bir paylaşım bile, mutlaka bir gün, birilerine temas eder...Yeter ki içten gelsin...






1 comment:

  1. Füsunum dolaylı olarak koçluk yapmışsın en ihtiyacı olan kesime: üniversite öğrencileri
    Gültekin Yazgan'ın hayatı gerçekten büyüleyici bi etki yapıyor. Bahaneyi, mızmızlanmayı bırak hayat hayat....

    ReplyDelete