Featured Post

16 June 2014

Birbirine Laf Atan Sözler...

Yazmaya yazmaya gene şiştim içimde...
*
Eteğimdekileri dökeyim o halde...

Bu sıralar okuduğum yazılarda-kitaplarda; yazarlar birbirlerine laf atıyorlarmış gibi geliyor...Ben kendi içimde bir bağlantı kuruyorum muhtemelen...

Bakalım siz nasıl okuyacaksınız bu atışmaları?

Lao Tzu vaktiyle şöyle demiş:





Julia Cameron da onu teyid eder gibi demiş ki;

Başkaları için böyle olmayabilir ama acı bana dikkat etmeyi öğretti. Acı sırasında, korkunç gözüken geleceği düşünmemek, üzücü geçmişi anımsamamak için şimdiye dikkat etmeyi öğrendim. İçinde bulunduğum an, benim için her zaman en güvenli yer oldu.
*


Jung'un bu sözü, 40 yaşımın sözü oldu. Jung'a ilgim alakam, hürmetim de 40 yaşında iyice kabardı...
Jung'cum; bu yaşa kadar yeterince araştırma yaptığımı düşünüyorum, 40 yaş benim için gerçekten bir dönüm noktası oldu, 40 olduğum için mi, hayatın beni bu noktaya getirmesi bu yaşa rastladığı için mi bilmiyorum ama başka bir Füs daha çıktı 40 yaşımda içimden...Hadi bakalım hayırlara vesile diyorum...

Bu noktada, Albert Camus, Jung'a şunu söylüyor olabilir gibi geldi bana:

"Bir insan, söylediklerinden çok söylemedikleriyle insanlaşır."

Eskiden herşeyi en ince detayına kadar konuşmak gerektiğini düşünürdüm. Açıkta birşey kalmamalıydı. Karşımdaki insan istediğim tepkiyi vermeyince, daha da coşardım, anlamıyor diye daha sivri kelimelerle meramımı anlatmaya çalışırdım. Artık bu yaşımda, bir sözün bir kere söylenmesinin yettiğini, bazı şeylerin söylenmese bile, karşındaki tarafından anlaşıldığını, bir bakışın binlerce söze bedel olduğunu, sessizliğin bazen en büyük ses olduğunu öğrendim. Hayatın kendine göre bir planı olduğunu, biz insanlara düşenin, bu plana direnmeden onun içinde akmak olduğunu öğrendim...Yani öğrenmeye başladım diyelim:)

Alakasız gelebilir size ama şu sözle atışmaları noktalamak istiyorum...

"Bir resim, bin kelimeye bedeldir..."
Bozkurt Güvenç (İnsan ve kültür) 

Bugünlük bu kadar benden...

Yarın Montaigne'den, zihin haritalarından ve hatta Amsterdam'dan bahsedebilirim...

Yarın ola, hayrola...



No comments:

Post a Comment