Featured Post

19 May 2015

Benzemez Kimse Sana Müzeyyen Senar

Geçen aylarda, dev çınarlar bir bir gitti öte dünyaya...Ne mutlu ki, onların verdiği hediyelerin tadını bir parça da olsa çıkarabildim kendimce...

İlki Müzeyyen Senar...Türk Sanat Müziği diyince, aklıma önce onunla Zeki Müren'in adı geliyor. Eski taş plak günleri...Yazmışımdır önceden mutlaka...Radyo dinlenen bir evde büyüdüm. Televizyona geçildiği zaman da, özellikle dedemlerde Türk Sanat Müziği korolarının çok izlendiğini hatırlıyorum. TSM, çocuklukta bayıldığım bir müzik değildi. (Bayılırsam da, mecazi anlamda bayılırdım herhalde...) Ama işte bu müzik bünyeye bir kere zerkedilmeye görsün, vakti gelince demlenip, pek güzel ortaya çıkıyor tadı. O dönem şarkılarının sözleri bile yeter onları sevmem için. Peki o içli bestelere ne demeli?

Müzeyyen Senar'ın vefat ettiği günün akşamı, Açık Radyo'da sanatçının taş plak günlerindeki parçalarından çaldılar. Allah'ım öyle güzel parçalar üst üste çalındı ki... Defne'yi yatırma telaşım olmasa, çay bardağına rakı koyup bir avuç leblebiyle şarkılara eşlik edecektim. Defne'yi yatırırken de şarkılara eşlik ettim ama o zaman diliminde hiçbir şey yapmayıp sadece Müzeyyen Senar'ı dinlemek istedim.

Müzeyyen Senar'ın güzel okuduğu birçok şarkı var ama bu şarkıyı koymak istedim bloga...Zira bu şarkının hikayesini öğrendim geçenlerde. Biraz önce baktım, Kanat Atkaya da yazmış şarkının hüzünlü hikayesini. Kısaca yazayım: Bu şarkının güftesini, Osmanlı eliti bir ailenin çocuğu olan şair İhsan Raif Hanım yazmış. 13 yaşında, taş konakta kardeşiyle oynarken, "arap bacıların komplosu" olarak adlandırdığı vahim bir olay gelmiş başına. Konağın kapısı gümbürtüyle açılmış ve içeri reji memuru Mehmet Ali girmiş. Aralarında hiçbir temas olmamasına rağmen, eve bir erkek girdiği için, adı kirlenmiş ve 13 yaşında hiç sevmediği bir adamla evlenmek zorunda kalmış. İstanbul'dan İzmir'e gelin gitmiş. Hayatını değiştiren bu mutsuz olay, ona bu şarkının sözlerini yazdırmış. Kabus gibi ama gerçek bir olay. O mutsuzluğunu kelimelere dökemese ne yapardı kim bilir? Hikayenin devamı da ilginç, öğrenmek isterseniz tık



Biz gene de Müzeyyen Senar'a bu kadar hüzünlü veda etmeyelim. Tamam şarkıların çoğu hüzünlü ama o şarkılar bize hüzünlü zamanlarımızda eşlik etmese, nic'olurdu halimiz? Bir de, bu kadar derin duygular yaşanabilmesi, bu duyguların bu şekilde sözlere aktarılabilmesi insanın içine işliyor. Sizi bilemem ama bana güzel geliyor bu şarkılar...

Kapanışı "Fikrimin İnce Gülü" ile yapayım en iyisi. Siz gene de "Gamzedeyim Deva Bulmam"'ı da dinleyin bir sıra. Bir de Müzeyyen Senar'ın taş plak kayıtlarını...



Sormayayım diyorum ama sormadan da edemiyorum. Siz hangi şarkılarını seversiniz Müzeyyen Senar'ın?:)

No comments:

Post a Comment